Solunum sistemi hastalıklarının yaklaşık yüzde 80’i viral etkenlere bağlı olarak gelişiyor. “Son zamanlarda en sık görülen virüsler arasında; influenza, respiratuvar sinsityal virüsü (RSV) ve adenovirüsler bulunuyor” diyen Uzm. Dr. Gülfem Yıldırım, “Bu virüslerin semptomları birbirine çok benzerdir. Hangi virüs olduğu testlerle tespit edilebilir. Aslında önemli olan; hangi virüs olduğu değil, hastalığın viral zatürreye dönüşmemesidir” ifadelerini kullandı.
“Bağışıklığı düşük kişiler ve kronik hastalığı olanlar risk altında”
Grip sonrası viral zatürre gelişmemesi için bağışıklığın güçlü olması gerektiğini vurgulayan Uzm. Dr. Gülfem Yıldırım, “Sağlıklı insanlarda viral enfeksiyonlar hastalık tablosu oluşturur ancak genellikle hafif seyreder. Viral zatürreler, en çok bağışıklığı düşmüş kişilerde görülür. Hastalığın belirtileri; genellikle diğer solunum yolu enfeksiyonlarına benzerdir. Bunlar arasında öksürük, nefes darlığı, göğüs ağrısı, ateş, titreme, halsizlik ve bazen baş ağrısı yer alır. Yaşlılarda özellikle diyabet, astım ve kalp hastalığı gibi kronik hastalığı olanlarda durum ciddileşebilir” dedi.
“Beslenme bozukluğu olan ve bağışıklığı düşük kişilerde, enfeksiyonlar ölüme neden olacak kadar ağır seyredebilir” diyen Uzm. Dr. Gülfem Yıldırım, viral zatürre durumunda uygulanan tedavilerle ilgili bilgiler vererek, “Viral zatürrenin teşhisi genellikle semptomlara dayanır ancak muayene sonucunda bazen kan testleri veya röntgen gibi görüntüleme testleri de istenebilir. Viral zatürre tedavisi, genellikle semptomları hafifletmeyi ve komplikasyon riskini azaltmayı amaçlar. Dinlenme, bol sıvı tüketimi, ağrı kesiciler ve ateş düşürücüler gibi destekleyici tedaviler önerilir. Ayrıca, doktor kontrolünde verilen antiviral ilaçları almak da tedavide etkilidir” şeklinde konuştu.
“Hijyen kurallarına uymayı ihmal etmeyin”
Virüslerin yol açtığı zatürrenin bulaşıcı olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Yıldırım, “Viral zatürreden korunmak için bulaş oranının azaltılması gerekir. Hapşırık ve öksürük sonucu gözle görülmeyen mikroorganizmaların etrafa saçılması, eller yoluyla ortak kullanılan yüzeylere bulaştırılması en sık bulaş yoludur. Bu nedenle kış aylarında daha fazla olmak üzere; toplu alanlarda ve kapalı ortamlarda maske kullanımına dikkat edilmesi, ellerin sık sık sabunlu suyla yıkanarak dezenfekte edilmesi hastalığın yayılmasını önlemede etkili yöntemlerdendir. Risk grubunda olan kişilerin grip aşısı olması da hem hastalığın bu bireylerde ağır seyretmemesi hem de bulaşın artmaması için önleyici yöntemlerdendir. Sonuç olarak, viral zatürre, akciğerleri etkileyen ve solunum yolu virüslerinin neden olduğu bir enfeksiyondur. Semptomları benzer diğer solunum yolu enfeksiyonlarından farklı olmayabilir, bu nedenle doğru teşhis için doktora başvurmak önemlidir. Viral zatürreden korunmak için hijyen kurallarına uymak ve önleyici tedbirler almak önemlidir” diye konuştu.
