Türkiye Ziraatçılar Derneği Sinop İl Temsilcisi İlyas Çolak dünyanın en meşhur ve kaliteli balının Rize Anzer balından sonra Sinop balı olduğunu iddia etti. 

Sinop İli Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanlığı yaptığı dönemde Sinop balı ile ilgili Hacettepe Üniversitesinde çeşitli tahliller yaptırıldığını belirten Türkiye Ziraatçılar Derneği Sinop İl Temsilcisi İlyas Çolak, 450 gram bal içerisinde 16 bin 29 adet polen tespit edildiğini ve bunun da Sinop balının kalitesini ortaya koyduğunu ifade etti.

Çolak; “Malumunuz Dünyanın meşhur balı Anzer balıdır ki o da Rize’dedir. Anzer balından sonra en zengin ve kaliteli bal ise Sinop’tadır. Arıcılar Birliği Başkanlığı yaptığım dönemde şahsımın kontrolünde ilimiz sınırlarında üretilen balı Hacettepe Üniversitesinde Prof. Dr. Kadriye Sorgun’a tahlil yaptırılarak 450 gram balın içerisindeki polen sayısı tespitinde 16 bin 29 adet olduğu gerçeğini tespit ettirdim. Bilimsel olarak Dünya genelinde ki çiçek çeşidinin 11 bin küsür olduğu, bu çiçek çeşidinin sadece 9 bininin Türkiye’de olduğu tespiti yapılmıştır. Polen demek çiçeklerin üremesini sağlayan tozlar demektir. Kaldı ki belgede de görüldüğü gibi 16 bin 29 adet çiçeğin tozuna 450 gr. Balda mevcut. Bu durum konu uzmanlarınca da şaşkınlıkla karşılanmıştır” dedi. 
SİNOP DOĞU VE BATI KARADENİZ İKLİMİNİN KESİŞTİĞİ NOKTA
Sinop balındaki zenginliğin ilin doğu ve batı Karadeniz bölgelerinin iklimsel olarak kesiştiği yer olması sebebiyle olabileceğine dikkat çeken Türkiye Ziraatçılar Derneği Sinop İl Temsilcisi İlyas Çolak, Sinop’un bu özelliği nedeniyle her iki bölgenin çiçek çeşitlerine de sahip olduğunu belirtti. Çolak; “Sinop, konum gereği doğu ve batı Karadeniz’in geçiş noktasında yer almaktadır. Her iki bölgenin de çiçek ve doğa olaylarını içinde barındırmaktadır. Hatta şu gerçeği Sinop ta yaşayanlar bilir. Lala-Kabalı noktasında bir ataraf geçtiğimizde zaman zaman kar-yağmur görürüz, diğer tarafa geçtiğimizde günlük gülistanlık ya da tersi olur. Bu durumu nokta vuruşu olarak düşünecek olursak doğu ve batı Karadeniz in iklim olarak kesiştiği yer olarak görmek pek de mantıksız gelmez. Bu durum her iki bölgenin çiçeklerinin mevcutluğunu ve çiçek sayısının fazlalığını ifade eder ki biz balı alırken hile ve sahtekarlığın olmamasına ve çiçek sayısının oldukça zengin olmasını tercih ederiz. Dolayısıyla her bir çiçeğin nektarlarından yapılan balın şifa amaçlı her bir iç organlarımızı güçlendirsin beklentisi taşırız.

Ayrıca Türkiye’nin coğrafi bölgelerini Karadeniz bölgesi ile çiçek yönünden kıyasladığımızda Karadeniz’in zenginliğini görürüz. Çünkü bölgemizde yağış boldur. Kaldı ki Sinop Doğu ve Batı Karadeniz i temsil etmekte. Bu iddialarımı bilimsellikle ve literatürlerle güçlendirecek olursak, Orman genel müdürlüğünün doğadaki çiçekler üzerinde yaptığı tespit  çalışmasında vardığı sonuç şöyledir. Kocayemiş(bileydün-ağaç çilek), erguvan, güneş gülü(laden-pamucak),yaban hıyarı, siğil otu, kekik otu gibi çiçeklerin  sadece Sinop ve Batı Karadeniz de yetiştiği tespiti yapmıştır. Deve dikeni, sığır kuyruğu, dut, kanarya otu vs. gibi çiçeklerin sadece Sinop ve Doğu Karadeniz de  yetiştiği tespiti yapmıştır.

Kestane, Alıç, defne, orman gülü, kuşburnu vs. gibi çiçeklerin tüm Karadeniz’de yetiştiği tespiti yapmıştır. Dişbudak, Çakır dikeni, Meryem ana dikeni ve 14 çeşit armudun  vs. sadece Sinop ta ve çevresinde yetiştiği tespiti yapmıştır. Bu tespit ve zenginliklerin arı ve bala yansımasına bakıldığında evet Türkiye’nin en zengin ve kaliteli balı Sinop’tadır” diye konuştu.

SİNOP DOĞASI EN TEMİZ İLLER ARASINDA
Sinop’un konum itibarıyla başka illerin geçiş güzergahında olmayıp uç noktada yer almasının çok önemli olduğunu ifade eden Türkiye Ziraatçılar Derneği Sinop İl Temsilcisi İlyas Çolak, doğanın temiz olmasının kaliteli bal üretimine büyük katkı sağladığını belirtti. Çolak; “Trabzon’a gidecek bir vasıta Samsun, Ordu, Giresun illerinden geçmek zorunda. Hakeza İstanbul’a gidecek bir vasıta Kastamonu, Karabük, Bolu gibi çeşitli illerden geçmek zorunda. Bu geçişler ağır metal ve egzoz gazlarının yoğunluğuna ve dolayısıyla bala ve gıdalara sinmesini ve geçmesini sebep olur. Oysa Sinop tan hiçbir ile vasıta geçmez ve bu durum egzoz gazı, ağır metal azlığına neden olur. Tabi Sanayi ve yatırımların olmayışı da çevre kirliliği azlığını destekler. Bu gerçeklerde balımızın kalitesini arttırır” dedi. 

Editör: Vitrin Haber